Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

12 Nisan 2015 Pazar

Bugün son günün...

Nereden bileceksin bugün öleceğini ya da ölmeyeceğini...
Uyandı her gün ki gibi. Bilmiyordu. Bugün onun son uyanışıydı. İyi baksaydı evine çünkü son görüşüydü. Ailesine sarılsaydı. Bir daha görebilecek miydi?
Yatağından doğruldu. Elini yüzünü yıkadı. Aynaya baktı daha 48 indeydi. Genç sayılırdı. Yüzünü son kez orada görecekti. Acelesi vardı işe gidip biran önce müşterisinin istediği dolabı bitirmeliydi...
Arabasına bindi. Külüstür diye hem kızar hem de gülerdi. Arka kapısını yeni yaptırmıştı. Son kez çıkıyordu evinden... Son kez geçiyordu bu sokaklardan...
İş yerine vardığında açtı. Yiyecek bir şey aldı. Kahvaltısını yaptı. Son kahvaltısıydı. Ancak haberi yoktu bundan. İşine başladı. Radyoda sevdiği müzikleri dinliyordu. Bilmiyordu bu son günüydü. Şu işi bitirsem de paramı alsam diyordu. Oysa sadece 8 saati vardı.
Öğlen olmuştu. Yine acıkmıştı. Son öğle yemeğini de yedi. İşe devam edecekti. Arkadaşlarıyla gülüşüyordu. Eğlenceli biriydi pek önemsemezdi hayatı.
İkindin olmuştu. Saat 15.00 sularıydı. Artık sadece 2 saati vardı. İşi de bitememişti. Kalbi sıkışır gibi oldu. Son sigarasını yaktı. Çok içerdi sigarayı. Günde belki 1 paketi aştığı oluyordu. İyice daralmıştı. Midesi isyan ediyordu. Kalbine bir ağrı girdi. Son kez ağrıyacaktı o kalp. Artık saat 17 sularıydı. Midesi dayanamadı yediklerini çıkardı. Ve büyük bir sallantı yaşadı yer ayrı gök ayrı hareket ediyordu. Yıkıldı. Hayatı gözlerinin önünden geçti... Ve yalan dünyadan uyandı...
MEKANIN cennet olsun ...
NUH USTA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder